
Daha iyi hissetmeye bugün başlayın
Siz de 850 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.
BaşlayınHastalıkların çıkış sebebine veya tedavi yöntemlerine baktığımız zaman semptomları azaltıcı ya da koruyucu tedavilerin beslenmeden ve yaşam tarzından geçtiğini gözlemlemekteyiz. Bu durum sevindirici çünkü elimizdeki değiştirilebilir koşulları düzenleyerek hastalıklara karşı daha avantajlı durumda olabileceğimizi gösteriyor. Bu yazımızda özellikle üreme çağındaki kadınları etkileyen bir sendromdan bahsedeceğiz.
Gelin beraber polikistik over sendromuna daha detaylı bakalım.
Üreme çağındaki kadınlarda regl düzensizlikleri, özellikle çene bölgesinde kıllanma veya kilo artışı gibi problemler sık görülebilmektedir. Polikistik over sendromu üreme çağındaki kadınların %15-18 arasında etkileyen en yaygın endokrin bozukluktur. 2003 yılında Rotterdam kriterleriyle tanımı değişmiştir. Polikistik over sendromu yani PCOS’u farklı fenotipleri içeren heterojen bir grup olarak tanımlayabiliriz. Tedavi kişiye özel yaklaşımlarla yapılmalıdır çünkü bu fenotipler kişinin kilo almasıyla değişebilir veya aynı kişide hepsi beraber de bulunabilir1.
Bu kadar yüksek prevalansı olmasına rağmen polikistik over sendromu genel olarak tedavi edilememektedir. Sebebine yönelik uluslararası yapılan güncel bir araştırma gösteriyor ki kadınların yaklaşık %50 si polikistik over sendromu teşhisi alabilmek için 2 veya daha fazla sağlık profesyoneli ziyaret ediyor ve teşhis almak 2 yıla yakın sürebilir. Aslında polikistik over sendromu olan kadınların yumurtalıklarında kistler değil de olgunlaşmamış küçük foliküller bulunmaktadır. Bunlar genelde kistlerle karıştırılabilmektedir.
Bu sendromun fizyolojik temellerine baktığımız zaman;
Yumurtalama ve yumurta foliküllerinin olgunlaşması, hipotalamus- hipofiz bezi-yumurtalıkların harmonik işleyişine bağlıdır. Artmış yağ dokusundan da inflamatuar sitokinler salgılanır ve polikistik over sendromundaki kronik inflamasyon beslenir.
Polikistik over sendromu olan kadınlar üreme çağının büyük kısmında birçok sağlık riskleriyle karşılaşmaktadır. Yağ dokusundaki artış düşük seviyede inflamasyona neden olur. Şeker tüketimi ve doymuş yağlar oksidatif stresi arttırarak insülin direncini ve hiperandrojenizmi destekler. Kronik androjen maruziyeti de hücresel bozulmaları ve inflamasyonu artırır3.
Polikistik over sendromunun risklerini yönetebilmek için yapılacak ilk yaklaşım yaşam tarzı değişikliği olmalıdır.
Polikistik Over Sendromu ve Yaş
Polikistik over sendromu bir zamanlar üreme problemi olarak gösteriliyordu ancak şimdi tip 2 diyabet, metabolik sendrom, kardiyovasküler hastalıklar ve ilerleyen dönemlerde kanserlere sebebiyet veren endokrin bir bozukluk olarak tanımlanmaktadır. PCOS’lu kadınların yarısı 40 yaşına kadar pre-diyabet ya da tip 2 diyabet geliştirmektedir. Yaş ilerledikçe metabolik komplikasyonlar daha kötü hale gelmekte ve diyabet geliştirme riski artmaktadır.
PCOS’un Yeme Bozuklukları ve Ruh Sağlığı İle İlişkisi
Polikistik over sendromu olan kadınların olmayan kadınlara göre daha fazla anksiyete ve depresyon riski taşıdığı gösterilmiştir. Dengesiz hormonlar yüzünden daha fazla mod değişimi yaşamaktadırlar. Anksiyete ya da depresyon yaşayan polikistik over sendromu hastaları mutlaka mental sağlık profesyonellerine yönlendirilmelidir4.
Yapılan bir araştırmada polikistik over sendromu olan kadınların bozulmuş yeme davranışı geliştirme riski kontrol grubuna göre 4 kat daha fazla bulunmuştur. Artmış insülin seviyeleri tıkınırcasına yeme davranışı ve artmış aşermelerle bağlantılıdır. Apetite dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre polikistik over sendromu olan obez kadınların %60’ında tıkınırcasına yeme davranışı bulunmuştur5.
Polikistik over sendromu oldukça yaygın ve kadınların günlük yaşamındaki hayat kalitesini düşüren, üreme bozuklukları yaratan daha fazla depresyona ve anksiyeteye meyilli hale getiren oldukça yaygın bir rahatsızlıktır.
PCOS için En İyi Beslenme Stratejileri
Polikistik over sendromu için optimal diyet henüz tanımlanmasa da diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri polikistik over sendromu olan kadınlar için birincil tedavidir.
Journal of the Academy of Nutrition and Dietetics dergisinde yayınlanan sistematik bir çalışmada kilo kaybı sayesinde metabolik parametreler ve üreme parametreleri belirgin düzeyde iyileşmiştir.
Daha düşük glisemik indeks ve glisemik yük diyeti ile beslenmek ya da iyi planlanmış karbonhidrat yağ ve protein miktarları kilo kaybı olmasa bile metabolik belirteçlerde iyileşme sağladığı gözükmüştür6.
PCOS İçin Uygun Diyet ve Beslenme
Polikistik over sendromuna sahip kadınlar için en iyi diyeti seçerken kadınların sahip olduğu semptomlar ve yapılan araştırmalara göre metabolik durumlarını en iyi ortaya çıkartan belirteçler incelendiğinde polikistik over sendromu olan kadınlarda olmayanlara göre insülin seviyelerinin ve inflamatuar belirteçlerin daha yüksek olduğu belirlenmiştir.
2015 yılında yapılmış bir çalışmada araştırmacılar polikistik over sendromu olan kadınlarda anti-inflamatuar diyetin kullanımını keşfetmişlerdir.
Bu çalışmada fazla kilolu polikistik over sendromu olan 100 kadın 12 hafta boyunca daha düşük kalorili diyetle beslenmiştir.
Bu diyetin içeriği %25 protein %25 yağ %50 karbonhidrattan oluşan 5 öğünlü bir plandır. Bu diyet;
Bu araştırmanın sonuçları cesaret vericidir. Araştırmaya katılan kadınların kilo kaybı yaklaşık %7,2 olup kolesterol, kan basıncı ve açlık kan şekeri düzeylerinde ciddi azalmalar gözlemlenmiştir. Kanda inflamasyonu belirten C reaktif protein (CRP) seviyeleri %35 azaldı ve kadınların %63’ünde adet düzeni geri dönmüştür.
Hipertansiyon hastaları için kullanılan DASH diyeti, polikistik over sendromlu kadınlarda da incelenmiştir. 8 hafta boyunca bu diyeti uygulayan kadınların insülin ve CRP seviyelerinde ciddi azalmalar gözlemlenmiş, ayrıca bel çevresi ölçümlerinde de daralmalar oldu7.
Polikistik over yönetiminde beslenme ve yaşam tarzı stratejileri oldukça kritik öneme sahiptir. Düşük glisemik indeks diyetleri, anti inflamatuar gıdalar ve düzenli fiziksel aktivite PCOS için anlamlı farklar yaratmaktadır.
PCOS’a Karşı Yaşam Tarzı Değişiklikleri
Polikistik overde yaşam tarzı değişiklikleri tedavinin ilk basamağıdır.
PCOS’ta Beslenme ve Diyet
Hormonal değişikliklerin tedavisi için birçok diyet tipi vardır özellikle polikistik over sendromu olan kadınlarda yapılan çalışmalara baktığımız zaman kaloriyi azaltmanın ve kan şekerini yükseltmeyecek diyetlerin etkili olduğu gözlemlenmiştir. Bu çerçevede bakarsak ketojenik diyet ve düşük glisemik indeks diyeti düşük karbonhidrat içerdiği ve kan şekerini yükseltmediği için tercih edilebilir. Ama unutmayalım ki en iyi diyet planı için sizi değerlendiren bir beslenme uzmanı ve doktorun görüşünü almak şarttır.
Polikistik over sendromlu hastalarda yapılan diyet çalışmalarında kalorinin azaltılması ve düşük glisemik indeksli bir diyetin yapılması faydalı sonuçlar sağlamıştır. Düşük glisemik indeks diyeti sayesinde;
Bir diğer diyet çeşidi olan ketojenik diyet ise metabolik sendrom, hormon dengesizlikleri ve kilo kaybı için etkili bulunmuştur. PCOS’lu hastalarda ciddi sağlık faydaları olduğu gözlemlenmiştir. Beslenme danışmanlığı polikistik over sendromu olan hastalar için tedavi yöntemlerinden biridir8.
PCOS’ta Fiziksel Aktivite
Günümüzde fiziksel aktivite ve egzersiz hastalıkların tedavisinde daha fazla kabul görmeye başlamıştır. Polikistik over sendromu yönetiminde de egzersizin ciddi oranda fayda sağladığını söyleyebiliriz. Egzersiz yoğunluğuna bağlı olarak yüksek yoğunluklu egzersizler insülin direnci ve vücut kompozisyonu ve kardiyo respiratuvar sağlık açısından en etkili egzersizdir. Bu hastalara haftalık minimum 120 dakikalık aerobik aktivite tavsiye edilebilir. Hangi egzersiz tipi ne yapmak daha iyileştirici olur derseniz yoğun aerobik ve direnç egzersizleri insülin hassasiyetini artırmak ve artmış androjen seviyelerini iyileştirmek için faydalıdır. Ayrıca insülin direncini gözlemlemede bize yardımcı olan HOMA-IR değerini ve BMI değerini ciddi oranda azaltabildiği gözlemlenmiştir9.
PCOS’ta Takviye Kullanımı
Özellikle polikistik over sendromunda gıda takviyeleri konusu fazlaca ön plandadır. Çok fazla kafa karışıklığı yaratmadan hangi takviyenin hangi mekanizmayı olumlu etkileyeceğine bir göz atalım.
Araştırmalara göre en etkili olabilecek takviyeler şöyle;
1. N-asetilsistin
NAC hem güçlü bir antioksidan hem de bir amino asittir. Glutatyonun öncüsüdür. Oksidatif streste ve inflamasyonla mücadelede kritik rolü vardır. Aynı zamanda insülin reseptörlerini korur. İnsülin reseptör aktivitesini ve pankreastan insülin salınımını etkiler. Günde 1,6-3 gram arasında terapötik doz olarak belirlenmiştir.
Sistematik inceleme ve meta analizde, vücut kitle indeksi, toplam testosteron, insülin ve kan yağları düzeyi metformin kadar etkili olmuştur. Ayrıca ovulasyonu düzenlediği ve gebelik şansını da arttırdığı görülmüştür10.
2. Inositol
Inositolun formları PCOS’lu kadınlarda kapsamlı bir şekilde incelenmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda umut vadettiğini söyleyebilmek mümkündür. MYO-inositol formu insülin duyarlılığı başta olmak üzere yumurta kalitesini arttırma ve ovulasyonu düzenlemede etkilidir.
Takviye dışında inostol aslında gıdalarda da bulunur. Özellikle meyve, fasülye, tahıllar ve karabuğday gibi yiyeceklerde bulunan bir pseudovitamindir. İnositol formları ayrıca hormonal aktivitenin desteklenmesine de yardımcı olur11.
3. D Vitamini
Araştırmalar D vitamininin metabolik ve hormonal rahatsızlıklarda ciddi bir bağlantısı olduğunu ortaya koymaktadır. D vitamini reseptörleri oositlerde bulunmaktadır. Aylık 100.000 IU D vitamininin PCOS’lu kadınlarda olgun folikül sayısını ve menstural düzeni sağlayarak fertiliteyi iyileştirdiği gözlemlenmiştir12.
4. Balık Yağı
Balık yağı artmış trigliserit seviyelerini düşürmeye yardımcı olur, yağlı karaciğeri iyileştirir ve inflamasyonu azaltır. Balık yağı ayrıca hem fazla kilolularda hem de normal kilosunda olan ancak androjen fazlalığı olan ve regl düzensiz olan kadınlarda testosteron seviyesini düşürmüş ayrıca regl döngüsünü iyileştirmiş ve düzenlemiştir.
5. B 12 Vitamini
Diyabetle ilgili yapılan geniş kapsamlı çalışmalarda metforminin B 12 vitamininin emilimini etkilediği gözlemlenmiştir. Uzun dönem metformin kullanıcılarında B 12 vitamini eksikliği olabilmektedir. Polikistik overli kadınlarda metformin kullanımı oldukça yüksektir. Metformin kullanan hastaların B-12 seviyelerini kontrol etmeleri ve gerekirse takviye etmeleri gerekmektedir metil-kobalamin formu en iyi emilen formudur.
6. Uyku
Bu sendroma sahip kadınlarda bazı ruhsal bozukluklar komorbite şekilde görülebilmektedir. Uyku bozuklukları anksiyete ve depresyon bunların başında gelmektedir. Uyku bozukluğu polikistik overdeki anksiyete ve depresyonun en önemli nedenleri arasında yer alır. Ayrıca yeterli uyuyamamak insülin direnci obezite ve diyabet gelişimi riskini arttırır. Yetersiz uyku hormonel değişiklikler, inflamasyon ve bağırsak bariyerinin kötüleşmesi gibi faktörlerle ilişkilidir.
Melatonin çok iyi bir antioksidandır. Polikistik over sendromu hastalarında melatonin seviyeleri azalmıştır ve yumurtalık foliküllerini serbest radikallerden koruyan bu antioksidandan faydalanamamaktadır. Uyku bozuklukları polikistik over sendromu yönetimine ciddi zorlaştırmaktadır. Bu yüzden uykunun daha iyi hale getirilmesi uyku hijyeninin sağlanması tedavide ciddi bir fark yaratır13.
Polikistik over sendromunu kontrol etmeye yardımcı olan besinleri gruplamak ve özetlemek istersek;
Polikistik over sendromu uzun dönem metabolik risk faktörlerine neden olabilen kompleks bir bozukluktur. Diyet ve yaşam tarzı değişikliklerinin birincil tedavi olmaya başlamasıyla beraber diyetisyenler polikistik overli kadınlara yardımcı olmak için önemli bir roldelerdir.
Kaynakça
- Effects of exogenous adiponectin supplementation in early pregnant PCOS mice on the metabolic syndrome of adult female offspring – Zuo et al. - Journal of Ovarian Research - 2021
- IMPROVE lifestyle in polycystic ovary syndrome: a systematic strategy – Del Pup & Cagnacci - Gynecological Endocrinology - 2021
- High glycemic index diet in PCOS patients. The analysis of IGF I and TNF-α pathways in metabolic disorders – Szczuko et al. - Medical Hypotheses - 2016
- Polycystic Ovary Syndrome and Eating Disorders—A Literature Review – Góral et al. - Journal of Clinical Medicine - 2024
- Effects of Dietary Glycemic Index and Glycemic Load on Cardiometabolic and Reproductive Profiles in Women with Polycystic Ovary Syndrome: A Systematic Review and Meta-analysis of Randomized Controlled Trials – Kazemi et al. - Advances in Nutrition – 2021
- DASH Diet, Insulin Resistance, and Serum hs-CRP in Polycystic Ovary Syndrome: A Randomized Controlled Clinical Trial – Asemi & Esmaillzadeh - Hormone and Metabolic Research – 2014
- Women with PCOS on keto diet may see improvements in fertility – Endocrine Society – Link
- Effects of aerobic, resistance, and combined exercise training on insulin resistance markers in overweight or obese children and adolescents: A systematic review and meta-analysis – Marson et al. - Preventive Medicine – 2016
- N-Acetylcysteine for Polycystic Ovary Syndrome: A Systematic Review and Meta-Analysis of Randomized Controlled Clinical Trials – Thakker et al. - Obstetrics and Gynecology International – 2015
- Myo-inositol effects in women with PCOS: a meta-analysis of randomized controlled trials – Unfer et al. - Endocrine Connections – 2017
- Serum Vitamin D Levels and Polycystic Ovary Syndrome: A Systematic Review and Meta-Analysis – He et al. - Nutrients – 2015
- The role of melatonin in polycystic ovary syndrome: A review – Mojaverrostami et al. - International Journal of Reproductive BioMedicine (IJRM) - 2019