Pedagoji Nedir? Pedagog Kime Denir ve Ne Yapar?

Daha iyi hissetmeye bugün başlayın

Siz de 500 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.

Pedagoji Nedir?

Yunanca çocuk anlamına gelen “paîs, paid” kelimesinden türemiş olan pedagoji kelimesi, öğretim yöntemlerinin incelenmesini ve geliştirilmesini kapsayan eğitim bilimi ve sanatı anlamına gelmektedir. Aynı zamanda pedagoji, özellikle çocukların eğitiminde, hedeflenen öğrenmeye ulaşabilmek için öğretmenler tarafından kullanılan stratejiler ve yöntemler bütünüdür1.

Eğitimcilerin çocuklara gerekli bilgi ve becerileri öğretebilmek için doğru araçları ve metotları kullanmaları gerekir. Bu nedenle aslında birine bir şey öğretmek için de öncelikle keşfetme ve öğrenme sürecinden geçmek gerekir. Pedagoji, öğretmek için kullanılan teorileri ve uygulamaları içerir ve öğretmen-öğrenci arasındaki etkileşimi teşvik eder2.

Pedagoji, öğretmenler için önemlidir çünkü onlara bir sınıf ortamı için en iyi öğretme yöntemlerinin ne olduğu hakkında bilgi verir. Farklı öğrencilerin öğrenme biçimlerini keşfetmelerine ve derslerini bu öğrencilerin ihtiyaçlarına göre düzenlemelerine yardımcı olur. Bu düzenlemeler ve geliştirmeler ile öğrencilerin memnuniyeti ve öğretimin kalitesi artar.

Pedagojinin Alt Alanları

Pedagoji, çocukluktan yetişkinliğe kadar her yaş aralığındaki kişilerin eğitimini konu alır. Uzunca bir süre Psikoloji biliminin altında değerlendirilen pedagoji, 19. yüzyıl sonlarında ayrı bir alan olarak görülmeye başlanmıştır. Pedagojide farklı uzmanlık alanları bulunmaktadır:3

  • Eğitim Pedagojisi
  • Ortopedagoji
  • Antropedagoji
  • Transkültürel Pedagoji

1. Eğitim Pedagojisi

Eğitim pedagojisi, eğitim ve öğretim süreçlerinde öğrencilerin öğrenme ve gelişimlerini desteklemek için öğretmenlerin ve eğitimcilerin uyguladığı yöntem, strateji ve tekniklerin bilimsel çalışmasıdır. Pedagojinin ana dalı olarak görülür. Türkiye’de, Eğitim Fakültesi mezunu olmayan kişilerin öğretmenlik mesleği icra edebilmeleri için pedagojik formasyon almaları gereklidir. Genellikle Fen-Edebiyat fakültelerinden mezun olanlar pedagojik formasyon alarak öğretmen olabilmektedir.

Pedagoji, öğretmenlerin öğrencilerin en iyi şekilde öğrenmelerini sağlamak için kullandıkları yaklaşımları inceler. Eğitim pedagojisinin amaçları arasında aşağıdakiler sıralanabilir:

  • Bilgi ve beceri aktarmak
  • Onların motivasyonlarını artırmak
  • Düşünme ve problem çözme yeteneklerini geliştirmek
  • Sosyal ve duygusal becerilerini desteklemek
bir pedagog bir çocukla birlikte pedagojik oyun oynuyor

Eğitim pedagojisi, öğrencilerin bireysel özelliklerini, öğrenme stillerini ve ihtiyaçlarını anlamaya yönelik teoriler ve araştırmalarla da ilgilidir. Ayrıca, öğretmenlerin kendi öğretim uygulamalarını sürekli olarak değerlendirmelerine ve geliştirmelerine yardımcı olacak araçlar ve yaklaşımlar sağlar.

2. Ortopedagoji

Ortopedagoji, özel eğitim alanında kullanılan bir terimdir. Ortopedagoji çalışan uzmanlar, özel öğrenme güçlüğü ve davranış sorunları yaşayan kişilerin eğitim ve gelişim süreçlerini iyileştirmeye çalışırlar. Bu sorunlar arasında aşağıdakiler yer alır:

  • Öğrenme güçlüğü
  • Dikkat eksikliği
  • Hiperaktivite
  • Otizm spektrum bozukluğu
  • Zihinsel engel
  • Öğrenme bozukluğu
  • Duyusal bozukluk
  • Sosyal uyum sorunları

Uygulanan müdahaleler, öğrenme güçlüğü ve davranış sorunlarının azaltılması, öğrenme ortamlarının uygun hale getirilmesi ve kişinin gelişimine destek olmak amacıyla yapılır.

Ortopedagojik müdahaleler, bireysel olarak planlanır ve uygulanır. Uzmanlar kişilerin özelliklerini, ihtiyaçlarını ve öğrenme stilini dikkate alarak öğrenme ortamlarını oluştururlar. Ayrıca, bu süreçte ailelerle ve diğer uzmanlarla iş birliği yapılır ve müdahale süreçleri bir takım oyunu olarak değerlendirilir.

Toplumda “uyumsuz”, “farklı” veya “problemli” olarak görülen, gelişimsel farklılık gösterebilen çocukların davranışları ile ilgilenir.

3. Antropedagoji

İnsan bilimi anlamına gelen ”antropoloji” ile pedagojinin birleştirilmesinden oluşmuştur. Tarihteki pedagojik açıdan önemli kişilerin hayatlarını ve deneyimledikleri eğitim süreçlerini araştırır. Bu süreçlerin, kişinin başarılı veya başarısız olmasındaki etkisini analiz eder. Bu sonuçları günümüz ile karşılaştırarak değerlendirme yaparak çıktı üretir.

Antropedagoji alanında tarihsel gerçekler, aile yapısı ve sosyal çevrenin etkisi gibi çok faktörlü unsurlar dikkate alınarak, günümüz pedagoji bilimine bilgi aktarımı sağlanmaktadır. Bu sayede, tarihte uygulanmış pedagojik yöntemlerin olumlu ve olumsuz yönlerinden yeni bilimsel teoriler üretilir ve geleceğe yönelik pedagojik yaklaşımların geliştirilmesine katkıda bulunur.

Antropedagojik yaklaşım, pedagojideki teorik hataların azaltılmasını amaçlar ve tarihten alınan verilerle modern pedagoji pratiğini zenginleştirir.

4. Transkültürel Pedagoji

Kültür, çocuk yetiştirme pratikleri üzerinde oldukça etkili kavramlardan biridir ve aynı ülke içerisinde bile bölgeden bölgeye değişiklik gösterebilir. Pedagojinin bu alt alanı toplumda hakim kültürel anlayışın çocuk yetiştirme üzerindeki etkilerini inceler.

Pedagog Nedir?

Öğretmen rolünün tarihte ilk olarak öğretmenliğin bir sanat olduğuna inanılan Antik Yunan’da ortaya çıktığı düşünülür4. O dönemlerde yalnızca toplumun en zengin kesimi çocuklarını okula gönderebilirdi ve eğitimciler öğrenme sürecinde kilit rol oynardı. Öğretmenler, sahip oldukları bilgiyi ve bilgeliklerini kullandıkları öğretme metotları ile çocuklara aktarırlardı.

Bu dönemde eğitim süreçlerinde çocuklara eşlik eden, onlara tecrübelerini ve bilgeliklerini aktaran kişiler için kullanılmasıyla birlikte, kabaca “çocukların yöneticisi / rehberi” olarak tercüme edilebilecek “pedagog” kelimesi ortaya çıktı. Pedagoglar sadece akademik anlamda değil, ahlaki ve manevi olarak da çocuklara rehberlik eder ve onlara özel dersler verirlerdi. Peki pedagog nasıl olunur? Pedagog ne mezunudur?

Günümüzde en genel tanımıyla pedagog, çocuk gelişimi ve eğitimi uzmanı anlamına gelmektedir ancak 80’li yıllarda yürürlüğe giren bir kanunla üniversitelerin Pedagoji bölümleri kapatılmıştır5, 6. Pedagoji bölümlerinde çocuk gelişimi ve eğitim üzerine kapsamlı bir eğitim verilmekteydi ancak pedagoji bölümü kapatıldığı için yaklaşık 40 yıldır ülkemizde “pedagog” ünvanlı kimse mezun olmamaktadır.

Pedagog Ne İş Yapar?

Üniversitelerin ilgili bölümlerinden pedagog olarak mezun olmuş kişiler; kreş, anaokulu ve çocuk mahkemeleri gibi yerlerde görev alabilir. Pedagogların yapabilecekleri görevler arasında şunlar yer alır:

  • Çocuk gelişimi ve eğitim alanında danışmanlık vermek
  • Hastanelerde belli bölümlerde çocuklara sosyal ve duygusal destek sağlanabilmesi için gerekli şartların sağlanmasında görev almak
  • Çocuk gelişimini takip etmek
  • Çocuklar için hazırlanacak yazılı ve görsel içeriklerde fikir belirtmek, yönlendirmede bulunmak
  • Okul öncesi eğitim kurumlarında öğretmenlere danışmanlık vermek ve öğretmenlerin gelişimlerine yardımcı olacak eğitimler düzenlemek
  • Çocuğun kişilik gelişiminde etkili olabilecek faktörleri çıkarmak ve bu konuda aileye rehberlik sağlamak
  • Yeni doğan bebeklerin beslenme ve uyku gibi süreçleri üzerinde ailelerle birlikte çalışmak
pedagoji eğitimi almış bir pedagog çizimi

Pedagog ve Psikolog Arasındaki Fark Nedir?

Günümüzde pedagoji ile benzer alanlarda eğitim veren lisans bölümleri psikoloji, psikolojik danışmanlık ve rehberlik, çocuk gelişimi ve okul öncesi eğitimidir. Psikolojik danışmanlık ve rehberlik bölümü mezunları, eğitim süreçlerinin geliştirilmesinde rol alabilir ve ailelere ve okullara eğitim danışmanlığı verebilir.

Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünden mezun olan kişiler pedagog olarak çalışabilse de söz konusu kanunun çıktığı yıldan itibaren aslında “pedagog” ünvanı ile kimse mezun olmamaktadır. Bu sebeple “pedagog” arayışına çıkan ailelerin dikkatli olmalarında fayda vardır.

Pedagog ünvanını kullanan kişinin mutlaka eğitim geçmişine bakılmalıdır. Kendisini pedagog olarak tanımlayan biri, eğitim süreci, yöntemleri ve yaklaşımları veya gelişimsel dönüm noktaları hakkında bilgi ve danışmanlık verebilir. Ancak çocuğun psikolojik tanısını değerlendirerek bu anlamda ilaç tedavisine başlayamaz veya terapi veremez. Kaygı, depresyon, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gibi problemler çocuk psikiyatristi ve uzman çocuk psikoloğu alanlarıdır.

Gelişimsel süreçler veya psikopatoloji üzerine uzmanlaşmak isteyen bir psikolog, gelişim psikolojisi alanında, çocuklara ve ergenlere terapi vermek isteyen bir psikolog ise çocuk-ergen klinik psikolojisi alanında yüksek lisans eğitimi alabilmektedir. Çocukları çok sevmek, çocuklarla ve çocuk gelişimi ile ilgili olmak, okul öncesi öğretmenliği yapıyor olmak veya çocuk gelişimine dair birkaç eğitim almış olmak kişiyi çocuk psikoloğu yapmaz.

Çocukların ruhsal ve gelişimsel bozukluklarını ele alan bilim dallarından bir diğeri ise psikiyatridir. Bir tıp doktoru olan psikiyatristler ilaç yazma yetkisine sahiptir. Gerekli tıbbi eğitimi almamış hiç kimse, çocuğun psikiyatrik anlamda sağlıklı olup olmadığını değerlendirip bu doğrultuda ilaç öneremez ve reçete yazamaz.

Pedagoga Ne Zaman Gidilmeli?

Her ebeveyn çocuğun sağlıklı bir şekilde büyüyüp geliştiğinden emin olmak ister ancak kimi zaman bu durum fazla kontrolcülüğe ve çocuğun her hareketini gözlemlemeye varabilmektedir. Bazı gelişimsel dönüm noktaları her çocuk için ortak olsa da bu dönüm noktalarına her çocuk aynı anda varmayabilir. Benzer şekilde her bir çocuğun güçlü ve zayıf yönleri birbirinden farklıdır.

Çocuğun fazla hareketli olması, çok konuşkan ya da utangaç olması, ödevlerini aksatması veya okulda bazı konularda iyiyken bazılarını öğrenmekte zorlanması gibi durumlar gelişimsel süreç içerisinde normal olabilir. Mükemmellik arayışında olmak, çocuğun üzerindeki baskıyı artırabilir ve kendi kabuğuna çekilmesine neden olabilir.

Ebeveynlerinin beklentilerini karşılayamadığını hisseden çocuğun kaygı ve stres seviyesi artabilir. Bu nedenle ebeveynlerin çocukları hakkında gerçekçi beklentilere sahip olması ve çocuklarının kendilerince “olumsuz” gördükleri her davranışında gerçekten uzman görüşüne ihtiyaç duyup duymadıklarını değerlendirmeleri gerekir.

*Sitemizde bulunan yazılar tıbbi tavsiye içermez ve yalnızca farkındalık yaratmak amaçlıdır. Yazılardan yola çıkarak bir hastalık tanısı konulamaz. Hastalık tanısını yalnızca psikiyatri hekimleri koyabilir.