Daha iyi hissetmeye bugün başlayın
Siz de 850 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.
Çift Terapisi Nedir?
Çift terapisi, ilişkilerinde sorunlar yaşayan çiftlerin bu sorunlarını bir çift terapisti eşliğinde ele alabilecekleri ve sağlıklı çözüm yöntemleri kullanarak bu problemlerin üstesinden gelebilecekleri bir terapi yöntemidir.
Terapist eşliğinde, partnerler problemlerin daha derinine inebilir, birbirleri ile ilgili daha önce fark etmedikleri yönlerini keşfedip partnerlerini daha iyi anlayabilir ve böylelikle birbirlerini daha yakından tanıyabilirler. Çift terapisinde amaç, ne olursa olsun ilişkiyi sürdürmek değil, kişilerin kendileri için en iyi olabilecek yolu seçmeleridir. Kişiler özelinde en iyi yol bu ilişkiyi sürdürmek olabileceği gibi ayrılmak da olabilir.
Birbirinden farklı birçok çift terapisi yöntemi vardır. Dinamik aile terapisi, bilişsel davranışçı çift terapisi, Gottman çift terapisi ve duygu odaklı çift terapisi bu yaklaşımlardan bazılarıdır. Bu yazıda Duygu Odaklı Çift Terapisi’ni ele alacağız.
Çift Terapisine Ne Zaman Gitmeli?
İlişkide çatışmalar artmış ve ilişki partnerler için bir stres kaynağı olmaya başlamış olabilir. Bu noktada ne zaman destek almanızın gerektiği sorusu doğabilir. Çift terapisine ihtiyaç duyduğunuza dair bazı sinyaller şunlar olabilir:
- Kavgaların artması
- Olumsuz iletişimin (eleştiri, aşağılama, savunma, defansa geçme) artması
- Olumlu etkileşimin azalması
- Duygusal yakınlığın azalması, partnerlerin birbirlerinden uzak hissetmesi
- Güven ve sadakatte yaşanan problemler
- Cinsel problemler
- Geniş aile ile ilgili yaşanan problemler
- Finansal problemler
- Çocuk ile ilgili problemler (karar alma vb.)
- Boşanma süreci
gibi durumların yaşandığı süreçlerde ve çiftler problemleri kendi aralarında çözemediklerini düşündüklerinde bir çift terapistine başvurabilirler.
Duygu Odaklı Çift Terapisi (DOÇT) Nedir?
Duygu Odaklı Çift Terapisi bağlanma teorisini temel alan kanıta dayalı bir çift terapisi modelidir. Bu model, bireylerin kendi ve partnerlerinin duygu ve ihtiyaçlarını derinlemesine anlamalarını, hem kendileriyle hem de partnerleriyle olan duygusal bağlarını iyileştirmeyi hedefler.
Duygu Odaklı Çift Terapisi modeli, bireylerin içsel deneyimlerini ve karşılıklı etkileşimlerini şekillendiren en önemli etmenin duygular olduğunu söyler. Bu modele göre, duyguları içsel olarak hissederiz ve bu hisler davranışlarımızı şekillendirir. Duygularımızla şekillenen davranışlarımız ise karşımızdaki kişiyle olan etkileşimimizi doğrudan etkiler.
Sonrasında, davranışımız karşımızdaki kişide bir duygu uyandırır ve içinde uyanan duygu onun davranışlarını şekillendirir. Böylece duygular, birbirini tetikleyerek davranışları doğurur ve ilişkiyi belli bazı olumsuz döngülere sokabilir.
Örneğin, diyelim ki iki partner (A ve B) sohbet ederken B telefonuna bakmaya başlar. Bu durum A’yı tetikler ve A öfke ile bu davranıştan çok sıkıldığını ve bunu yapmamasını daha kaç defa anlatması gerektiğini söyler. B ise partnerinin karşısında sessizleşir ve telefonuna bakmaya devam eder. Bunu gören A daha da öfkelenir ve bağırmaya başlar, en sonunda birbirlerinden uzak bir şekilde günlerini geçirirler.
Burada B A’yı öfkeli ve yargılayıcı, A B’yi umursamaz ve bencil görmüş olabilir. Bu yargılar zaman içinde güçlenerek çiftin ilişkisine zarar verebilir. Fakat genellikle görünenin ardında daha kırılgan duygular yatar. Duygu Odaklı Çift Terapisi’nde de bu görünen duygu ve davranışların altında hangi duygu ve ihtiyaçların yattığı araştırılır.
İlişkilerdeki olumsuz tartışma döngüleri tartışma konuları değişse de benzer bir şekilde görülmeye devam edebilir. Döngünün kırılabilmesi için kişilerin duygularını anlayabilmeleri ve ihtiyaçlarını işlevsel bir şekilde dile getirmeleri gerekir.
Örneğin, yukarıdaki çift tetiklenmeleri daha iyi yönetebilselerdi problem olan bir durumda birbirleriyle şu şekilde iletişim kurabilirlerdi. “Sohbet ederken telefonuna bakman bana kendimi önemsiz hissettiriyor. Lütfen sohbet ederken sadece bana odaklan.”, diğer partner de “Özür dilerim, anlattıkların ilgimi çekiyor. Bir bildirim var mı diye hızlıca kontrol etmek istemiştim. Daha dikkatli olacağım.” diyebilir.
DOÇT duyguların gücünü kullanarak var olan negatif döngüyü yeni ve pozitif bir etkileşime dönüştürmeyi ve çiftlerin birbiriyle olan yakınlıklarını arttırmayı hedefler.
Duygu Odaklı Çift Terapisinde Terapist Yaklaşımı
Duygu Odaklı Terapi yöntemi ağırlıklı olarak çiftlerde uygulansa da birey ve ailelerle de uygulanabilir. DOÇT’de terapist terapi odasında çift ile güvenli ve eşit bir ilişki kurmayı önemser. Haklı ya da haksız bir taraf aranmaz, bunun aksine terapist, yaşanan problemleri ateşleyen duyguları araştırır ve partnerler arasında nasıl bir negatif etkileşim olduğunu analiz eder.
Terapist, partnerlerin duygusal tepkilerini derinlemesine araştırarak daha derinde yatan duyguları ve partnerlerin karşılanmayan ihtiyaçlarını keşfetmelerine yardımcı olur. Bu yaklaşım, altta yatan duygular ve ihtiyaçların fark edilmesiyle partnerlerin birbirini yeni bir bakış açısıyla görmelerini ve birbirlerinin karşılanmayan ihtiyaçlarını anlamalarını amaçlar.
Terapist, keşfedilen duygu ve ihtiyaçları partnerlerin birbirleri ile paylaşmaları için yardımcı olur. Bu yeni iletişim yöntemiyle eski negatif döngü kırılır ve yeni bir döngü oluşturulur. Dönüştürücü nokta, partnerlerin hissettiği otomatik duyguları tanıması, ihtiyaçlarını anlaması ve birbirlerine aktarabilmesidir.
Duygu Odaklı Çift Terapisinde Süreç
İlk birkaç seansta terapist çiftlerin ilişki ve bireysel geçmişlerini araştırır ve ilişki döngüsünü anlamaya çalışır. Sonraki süreçte ise çiftle birlikte yaşadıkları döngüyü daha derinlemesine irdelerler, yaşanan çatışmalara sebep olan durumların derinde yatan sebepleri, karşılanmayan ihtiyaçları anlamaya çalışırlar ve çift seans içinde bu kırılgan duygu ve ihtiyaçları birbirine aktarmayı deneyimleyerek yeni ve işlevsel bir etkileşim oluştururlar. Yeni etkileşim şekli güçlendiğinde, terapi sürecinin sonuna yaklaşılır.
Duygu Odaklı Çift Terapisi Etkili Midir? Online Uygulanabilir mi?
Duygu Odaklı Çift Terapisi kanıta dayalı bir terapi modelidir. Araştırmalar terapiye giden çiftlerin %90’ının ilişkilerinin önemli derecede iyileştiğini, %70-75’inin ise ilişki problemlerinin tamamen bittiğini gösteriyor. Bu terapi modeli hem yüz yüze, hem de online olarak uygulanabilir.
Kaynakça
- Johnson, S. M. (2019). Attachment theory in practice: Emotionally focused therapy (EFT) with individuals, couples, and families. Guilford Publications.
- Furrow, J. L., Johnson, S. M., Bradley, B., Brubacher, L., Campbell, T. L., Kallos-Lilly, V., ... &
- Woolley, S. (2022). Becoming an emotionally focused therapist: the workbook. Routledge.