İki Dillilik (Bilingualism) ve İki Dilli Çocuk Yetiştirmek

Daha iyi hissetmeye bugün başlayın

Siz de 500 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.

İki Dilli Olma Serüveni

İnsan türü, farklı diller aracılığı ile iletişime geçebilmesi bakımından diğer canlı türlerinden ayrılır. Dil performansının değişmesi ise sosyal ve bilişsel diğer becerileri etkileyerek insanlar arasında da farklılıklara sebep olur. Bu noktada, insan zihni için dil gelişiminin oldukça önemli ve fark yaratan bir süreç olduğunu söylemek mümkün.

Peki bu gelişim iki farklı koldan ilerlediğinde yani zihin iki farklı dili öğrenmeye başladığında neler olur? Çocuğuma ikinci bir anadil öğretmeli miyim? Bebeğim aynı anda iki dil duyarak büyümeli mi? Çocuğum iki dili birden öğrenirse ileride sorun yaşar mı? Bu sorular çocuk yetiştiren ya da yeni bir çocuğa hazırlık yapan anne ve babaların aklına çok sık gelen sorulardan. Dil öğrenme sürecinin nasıl işlediğini, iki dilli olmanın avantaj ve dezavantajlarını, toplumun bu konudaki mitlerini ve bu mitlerin gerçeklerini gelin hep birlikte inceleyelim.

İki Dilli Olma Yöntemleri

Eş Zamanlı vs. Sıralı İki Dillilik

Dil, düşüncelerimize sesler ve sözcükler yardımı ile form veren bir sistemdir. Anne karnından itibaren dile maruz kalır ve bebeklik döneminde çıkardığımız seslerle birlikte bir dili kullanmaya başlarız. Bazen yaşanılan toplumun bir gerekliliği olarak veya yalnızca ebeveynlerin tercihi ile çocuklar iki dil öğrenerek büyüyebilirler.

İki dilli çocuk büyütmek isteyen ebeveynler için yaygın olarak kullanılan iki temel yöntem vardır: Eş zamanlı iki dillilik ve sıralı iki dillilik1, 9. Eş zamanlı iki dillilik, çocuk doğduğundan itibaren iki farklı dili çocuğa aynı anda öğretmekle ortaya çıkar. İki dile birden maruz kalan bebek için bu sürecin bir dezavantaj yaratabileceği gerek aile içinde gerekse toplumda sıklıkla düşünülür.

Bununla birlikte sıralı iki dillilik, bir dili öğrendikten sonra çocuğa ikinci dili öğretme yöntemidir. Çocuğa, anadilinden sonra bir başka dil öğretileceği için eş zamanlı iki dillilikten daha olumlu karşılanan bu yönteme çoğunlukla göçmen ailelerde rastlanır. Çeşitli zorundalıklar sonucunda farklı bir toplumda yaşamaya başlanan aileler, oranın toplum dilini öğrenmek ve çocuklarına öğretmek durumunda kalırlar.

Olumlu vs. Olumsuz İki Dillilik

Benzer durumları göz önünde bulundurduğumuzda bütün iki dillilik süreçlerinin aynı şekilde ortaya çıkmadığını ve hem olumlu (elit) hem de olumsuz iki dilliliklerin olduğunu görebiliriz. Olumlu (elit) iki dillilik, çocuğun çeşitli eğitimlerle desteklenerek ikinci bir dili öğrendiği ve ana dilini de koruyup kullandığı durumları içerir8.

Buna karşın olumsuz iki dillilik, göç etmek veya bir toplumda azınlık olarak yaşamak durumunda kalan ailelerde görülür. Bu senaryoda ailelerin ev içerisinde konuştukları dil ve yaşadıkları toplumda kullanılan dil birbirinden farklıdır. Bebeklik ve çocukluk dönemini çoğunlukla ana dilini konuşarak geçiren bireyler, okul çağı geldiğinde ve sonrasında toplumun dilini ikinci dil olarak öğrenmeye başlar.

Süreci olumsuz hale getiren nokta, bireylerin ana dillerini kullanabilecekleri alanın kısıtlı olması sebebi ile zaman içinde bu dildeki hakimiyetlerinin azalmasıdır. Toplum dili ikinci dil olarak öğrenildiğinde olumlu iki dillilikten farklı bir süreç işler11, 12. İlk aşamada, anaokuluna başlayana kadar çocuklar ana dillerinde (örn. Kürtçe, Arapça) baskın olurlar. Okula başladıktan ve Türkçe olan toplum dilinde eğitim aldıktan sonra ana dil ve ikinci dil dengeli bir iki dillilik oluşturur. Zaman içinde ikinci dil hem eğitim hayatından hem de sosyal hayatta ağır basar ve ana dil geriler. Son aşamada, ana dile hakimiyet azalır ve ikinci dil olarak öğrenilen dil etkisini sürdürür. Kullanılmaya devam edilmezse ana dil, bireylerin anlayabildiği ama akıcı konuşamadığı bir dil haline gelir.

İki Dilli Çocuk Büyütmenin 5 Yolu

Zorunlu durumların aksine, tercihen iki dilli çocuk yetiştirmek isteyen aileler için bu sürecin avantajları ağır basar. Üstelik, iki dilli çocuk yetiştirmenin farklı aile dinamiklerine uyabilecek birbirinden farklı yolları vardır.

Çocuk ve Ergenlere Sınır Koymak

Bunlardan en yaygın olanı eş zamanlı iki dillilik ile oldukça benzeşen tek kişi tek dil yöntemidir. Bu yöntemde, bir ebeveyn ana dili konuşurken diğer ebeveyn öğretilmek istenen ikinci dili konuşur13. Bu şekilde çocuk her iki dili de aslında ana dili olarak öğrenmiş olur. Burada asıl dikkat edilmesi gereken, ebeveynlerin başladıkları şekilde dil-ebeveyn eşleştirmesini sürdürmesidir.

Bir diğer yöntem olan ev içi ev dışı yönteminde ise benzer bir süreç işler. Ebeveynler çocuklarıyla evde ve dışarıda geçirdikleri vakitte konuşmak için ayrı ayır dil seçerler. Bu yöntemle çocuk, çoğunlukla ana dilini evde ve toplum dilini dışarıda konuşur7. Göçmen aileler ve azınlık gruplar için bu sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. Çocuk evde ailesi ile ve akrabalarıyla ana dilini pekiştirirken, dışarıdaki sosyal hayatında okulda ve arkadaşlarıyla ikinci dilini güçlendirir.

Bir diğer yöntem olan dil zamanı yöntemi ile ebeveynler günün veya haftanın belirli zamanlarını ikinci dili konuşmak ve pekiştirmek için ayırır. Bu yöntem uygulanırken her iki dilin dengeli bir şekilde gelişemeyebileceği unutulmamalıdır.

Sıralı iki dilliliğe oldukça benzeyen önce bir dil yönteminde ise ebeveynler belirli bir yaşa gelinceye kadar çocuklarına tek bir dili öğretir. Bu yöntemi kullanan ebeveynler ikinci dili öğretmek için genellikle okul çağını bekler ve çocuklar ikinci dile adapte olmaya çalışır.

Son yöntem olan serbest değişim yönteminde, ebeveynler bir kural veya düzene bağlı kalmaksızın iki farklı dili istedikleri zamanda birbiri ile değiştirerek kullanırlar.

Toplumdaki İki Dilli Olma Algısı

İki Dillilik Hakkında Mitler ve Gerçekler

Çocuk ve Ergenlere Sınır Koymak

Yukarıdaki farklı yöntemleri kullanarak çocuklarının iki dilli olmasını amaçlayan ailelerde ve etkileşim içinde oldukları toplumda bazı ön yargılarla karşılaşmak mümkündür. İki dilli olmak üzerine yanlış değerlendirmelerde bulunan insanlarla sıkça karşılaşırız. Bu konudaki en yaygın olumsuz görüş olan tek dilli beyin miti, çocukların iki farklı dili öğrenirken ayrım yapmakta zorlanacağı ve dolayısıyla yetersiz dil performansına sahip olacağı yönündedir. Sınırlı Kapasite Teorisi olarak literatüre geçen bu düşünce, çocukların ilerleyen yıllarda dil gecikmesi yaşayabileceğini de savunur10. Fakat araştırmalar çocukların iki dili iki farklı dil işleme sistemi ile öğrendiğini ve dilleri birbirine karıştırmadığını gösteriyor6.

Buna ek olarak, iki dil öğrenen çocukların kelime dağarcığının daralacağı yönündeki düşünce de gerçeği yansıtmaz. Aksine, iki farklı dili öğrenmek iki farklı kelime dağarcığı oluşturacağı için iki dilli çocukların tek dilli çocuklara kıyasla daha fazla sayıda kelime bilmelerine olanak tanır5. Beynin dil öğrenme süreci sanıldığının aksine oldukça esnek ve hızlıdır. Bununla ilişkili olarak toplumda rastlanan bir diğer olumsuz görüş ise ikinci dilin küçük yaşta öğrenilmezse ilerleyen yaşlarda hiç öğrenilemeyeceği yönündedir. Küçük yaşlarda dil öğreniminin daha hızlı olduğu su götürmez bir gerçek olsa da iki dilli olmak için bir son yaş bulunmadığı aşikâr. İki dilli olarak büyütülmeyen yetişkinler de kendi çabaları ile iki dilli olarak hayatlarına devam edebilirler.

İki Dilliliğin Avantajları ve Dezavantajları

İki dil öğrenerek büyüyen çocuklar, dönemsel olarak toplumdaki mitleri destekler nitelikte dezavantajlar gösterseler de uzun vadede bilişsel açıdan avantajlı bir konumda olurlar. İki dilli olmanın bilinen sınırlı dezavantajlarından biri anlatı becerilerinin tek dilli çocuklara kıyasla geride kalmasıdır2.

İki farklı dili aynı derinlikte ve karmaşıklıkta kullanamayan iki dilli çocuklar belirli bir yaşa kadar bu açıdan dezavantajlı sayılabilirler. Okul hayatı ve eğitimle birlikte bu açık kapanır ve ilerleyen yıllarda bu dezavantaj ortadan kalkar. Bununla birlikte, ilk kelimelerin ve basit cümlelerin ortaya çıktığı dönemde iki dilli bebekler tek dillilere kıyasla daha geriden gelebilir. Zihnin iki farklı dil sistemine adapte olurken yaşadığı gecikme bir dezavantaj gibi görünse de bu gecikme ilerleyen zamanlar için bir yatırım sürecidir aslında.

Bir dilden öbürüne sık sık geçiş yapan iki dilli çocuklar, bilişsel olarak bastırma ve ilerleme yeteneklerini geliştirerek özellikle yürütücü işlevler bakımından avantajlı konuma geçerler3. Bu kontrol mekanizması ilerleyen yıllarda esnek düşünebilmeyi, sözel ve sayısal problemleri daha kolay çözebilmeyi ve akademik başarıyı beraberinde getirir4.

İki dilli çocuklar iki farklı dil işletim sistemine sahip oldukları için yeni bir sistemi dahil etmek yani yeni bir dil öğrenmek noktasında da avantajlı konumdadırlar. Genel olarak, iki dilli olmanın geçici dezavantajlara sebep olmakla birlikte kalıcı avantajlar sağladığını söylemek mümkün. Ebeveynler, çocuklarının zihin mekanizmasına ikinci bir dil ekleyerek onların hayatında yaşam boyu bir değişim sağlayabilirler.


Kaynakça

  1. Akgül, E., Yazıcı, D., & Akman, B. (2019). Views of parents preferring to raise a bilingual child. Early Child Development and Care, 189(10), 1588-1601.
  2. Aktan-Erciyes, A. (2019). İkinci dil ediniminin okul öncesi ve okul çağı çocuklarında anlatı becerilerinin kurgusal ve dilbilgisel süreçlerine olan etkisi. Psikoloji Çalışmaları - Studies in Psychology. Advanced Online Publication, 1-33.
  3. Bialystok, E., Craik, F. I. M., Klein, R. ve Viswanathan, M. (2004). Bilingualism, aging and cognitive control: Evidence from the Simon Task. Psychology and Aging, 19 (2), 290-303.
  4. Bialystok, E., Craik, F. I. M. ve Luk, G. (2012). Bilingualism: Consequences for mind and brain. Trends in Cognitive Sciences, 16, 240–250.
  5. Bedore, L., Peña, E., García, M. ve Cortez, C. (2005). Conceptual versus monolingual scoring: When does it make a difference? Language, Speech and Hearing Services in Schools, 36, 188–200.
  6. Genesee, F. (2015). Myths about early childhood bilingualism. Canadian Psychology, 56(1), 6-15.
  7. Grosjean, F. (2009). What parents want to know about bilingualism? The Bilingual Family Newsletter, 26:4.
  8. S. Grover, & M. Grover, Dü Guerrero, C. H. (2010). Elite vs. folk bilingualism: The mismatch between theories and educational and social conditions. How Journal, 17(1), 165-179.
  9. Hernandez, A., Li, P., & MacWhinney, B. (2005). The emergence of competing modules in bilingualism. Trends in Cognitive Sciences, 9(5), 220-225.
  10. Paradis, J., Genesee, F., & Crago, M. (2011). Dual language development and disorders: A handbook on bilingualism and second language learning (2nd ed.). Baltimore, USA: Brookes.
  11. Varol, O. (2017). Functional And Pragmatic Differences Of Turkish {-Mış} Construction in the Utterances Of Kurdish-Turkish Bilinguals. Route Educational and Social Science Journal, 4(7), 271-284.
  12. Varol, O. ve Rehbein, J. (2018). Türkiye'de Kürtçe-Türkçe konuşan ikidilli çocukların Türkçe kazanımları. Yeni Türkiye Türk Dili Özel Sayısı, 2(100).
  13. Venables, E., Eisenchlas, S. A., & Schalley, A. C. (2014). One-parent-one-language (OPOL) families: is the majority language-speaking parent instrumental in the minority language development?. International Journal of Bilingual Education and Bilingualism, 17(4), 429-448.
*Sitemizde bulunan yazılar tıbbi tavsiye içermez ve yalnızca farkındalık yaratmak amaçlıdır. Yazılardan yola çıkarak bir hastalık tanısı konulamaz. Hastalık tanısını yalnızca psikiyatri hekimleri koyabilir.