Mitomani (Yalan Söyleme Hastalığı) Nedir? Mitomaninin Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Süreci

Daha iyi hissetmeye bugün başlayın

Siz de 500 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.

Mitomani Nedir?

Mitomani, kişilerin kronik bir şekilde ve herhangi bir amaca veya çıkara hizmet etmeksizin sürekli yalan söyleme ihtiyacı duyduğu ve yalan söylediği psikolojik bir sorundur. Yalan söyleme davranışı, basit ve günlük bir yalan ile başlayıp zamanla kronikleşerek mitomaniye dönüşebilmektedir. Bu rahatsızlığa sahip kişilere mitoman denilmektedir1.

Mitomanların günlük yalanlar söyleme davranışı gösteren kişilerden ayrılmasının ve bunun bir hastalık olarak anılmasının belli nedenleri vardır. Bu durumun en önemli sebebi mitomani hastalığına sahip kişilerin söyledikleri yalanların hayatın her alanında dürtüsel bir şekilde gerçekleşmesi ve söylenen yalanın herhangi bir amaca (istediğini elde etme, olumsuz bir durumdan kaçınma, nezaket, bir başkasını koruma vb.) hizmet etmemesidir2.

Diğer yandan mitomanların söyledikleri yalanlara büyük ölçüde kendilerinin de inandığı düşünülmektedir. Bu kişiler gündelik hayatlarında ciddi bir sıkıntı yaşamadan sürekli yalan söyleme davranışını sürdürebilmektedir.

Bunun sonucunda mitomani hastalarının herhangi bir psikolojik destek için kliniğe başvurma oranları da düşük olmaktadır. Bu sebeple mitomani hakkında yapılan araştırma ve gözlemlerin yetersiz olduğu söylenebilir3.

Mitomani psikiyatri literatüründe tek başına bir hastalık olarak tanımlanmasa da kimi psikiyatrik rahatsızlıkların (kişilik bozuklukları, kaygı bozuklukları, dürtü kontrol bozuklukları vb.) önemli bir belirtisi olarak görülebilmektedir. Mitomani, kişinin gündelik hayatında ve yakın ilişkilerinde ciddi sıkıntılara neden olabilmektedir4. Fark edildiği noktada ayrıca ele alınması gereken önemli bir sorundur.

Mitomani Kimlerde Görülür, Neden Olur?

Mitomani hakkında yeterli araştırma bulunmaması sebebiyle kimlerin mitomaniye daha yatkın olacağına ve mitomaninin nedenlerine dair bilimsel literatür bulguları kısıtlı olsa da çeşitli çocukluk deneyimleri ve düşük benlik saygısının mitomani gelişiminde etkili olduğu düşünülebilir.

Düşük Benlik Saygısı ve Güvensizlik

Mitomaninin ortaya çıkış nedenlerine bakıldığında patolojik bir biçimde yalan söyleyen bireylerde ortak bazı kişilik özellikleri göze çarpmıştır. Mitomanların genel anlamda benlik saygısı düşük olan ve yoğun güvensizlik yaşayan kişiler olduğu gözlemlenmiştir. Bu iki durumun genel anlamda mitomaninin gelişiminde ve devam etmesinde önemli etkenler olduğu düşünülmektedir.

Çocukluk Deneyimleri

Kişinin çocukluk öyküsündeki bazı deneyimlerin ve ruh ve beden sağlığına doğrudan etki eden durumların mitomani gelişiminde de aynı şekilde etkili olabileceği düşünülmektedir. Yalan söyleme hastalığı gelişen kişilerde geçmiş muhtemel deneyimler şu şekilde olabilir:

  • Çocukken deneyimlenen ya da tanık olunan travmatik olaylar
  • Cinsel, fiziksel veya duygusal istismar
  • Ebeveynlerinin yalan söylemesine sürekli bir biçimde tanık olmak (rol model alarak öğrenme)
  • Eşlik eden bir kişilik bozukluğu olması (borderline kişilik bozukluğu, antisosyal kişilik bozukluğu, dürtü kontrol sorunları vb.)
  • Yoğun şekilde takdir, onay ve ilgi görme ihtiyacı
  • Yaşanan kafa travmaları

Patolojik yalan söyleme davranışı çoğunlukla çocukluk dönemi deneyimlerinden temelini alıp genellikle ergenlik çağlarında (sıklıkla 15-16 yaş) kendini göstermeye başlayan bir hastalıktır. Tedavi edilmediği durumlarda yetişkinliğin ileri dönemlerine kadar sürebildiği görülmektedir.

Çocukluk deneyimlerinin yanı sıra travmatik bir kafa darbesi ve beyinde yaşanan değişiklikler neticesinde de mitomani gelişebileceği güncel görüşler arasındadır.

mitomaniden muzdarip maske takan bir erkek çizimi

Mitomani Belirtileri Nelerdir?

Mitomanlar, kimi zaman dışarıdan rahatlıkla anlaşılabilen aşağıdaki belirtileri sergileyebilirler:

  • Herhangi bir çıkar olmaksızın (sempati kazanma, durumu kurtarma, bir şey elde etme vb.) gündelik, sıradan konularda dahi yalan söyleme
  • Detaylı ve özenle kurgulanmış, tutarlı yalanlar söyleme
  • Yüksek kaygı ve stres yaşanan durumlarda yalana daha fazla başvurma
  • Bir neden olmaksızın yaşananları olduğundan farklı, abartılı ve süsleyerek anlatma
  • Söylenen yalanlara büyük ölçüde inanma, yalan söylediğinin farkında olmama
  • Eski yalanları destekleme amacıyla eski yalanla bağlantılı yeni yalanlar üretme
  • Olayları ve olaylardaki konumunu dramatize etme, mağdur rolüne girme
  • Olayı ve olay üzerindeki rolünü büyütme, kahraman rolüne girme
  • Yalan söyleme davranışı sonrası suçluluk, pişmanlık ve gerginlik hissetmeme
  • Yalan söylerken herhangi bir yüz kızarması, terleme ve benzeri fiziksel reaksiyonlar göstermeme
  • Yalan ortaya çıktığında alıngan ve düşmanca tavırlar sergileme
  • Yalan ortaya çıkmasına rağmen pişmanlık duymama
  • Yalan söylediğini kabul etmeme
  • Söylediğinin doğru olduğuna inanmaya ve diğerlerini inandırmaya çalışmaya devam etme

Yalan Söyleme ve Mitomani Arasındaki Farklar

Herkes yalan söylemenin hoş bir davranış olmadığını söylese de araştırmalar herkesin ara sıra beyaz yalanlar söyleyebildiğini ve aynı şekilde bu yalanlara maruz kalabildiğini göstermektedir5. Buna göre hemen herkes günde ortalama 1-2 tane zararsız, kimseyi incitme amacı taşımayan ya da kişinin kendisine ve etrafındakilere zararı dokunmayacak beyaz yalanlar söylemektedir6.

Mitomanide ise yalan söyleme davranışı çok daha dürtüsel ve sık bir şekilde gerçekleşmektedir. Mitomanide kişi için yalan söylemek artık hayatının önemli bir parçası haline gelmiştir. Normal yalan söylemekten farklı olarak herhangi bir amaç ya da çıkar olmaksızın kişi sürekli olarak yalan söylemekte ve söylediği yalanlara çoğunlukla kendisi de inanmaktadır3.

Mitomani ve Kişilik Bozuklukları

Mitomani, kaygı bozuklukları, depresyon ve dürtü kontrol bozuklukları gibi rahatsızlıkların yanı sıra görülebilmektedir. Araştırmalar, pek çok psikopatoloji durumuna mitomani rahatsızlığının eşlik ettiğini göstermektedir.

Patolojik bir biçimde yalan söyleme davranışına yatkınlık, özellikle antisosyal kişilik bozukluğu, narsistik kişilik bozukluğu, borderline kişilik bozukluğu, bipolar (iki uçlu duygu durum bozukluğu) ve psikoz durumlarında sıklıkla gözlemlenmektedir7.

Antisosyal Kişilik Bozukluğu

Antisosyal kişilik bozukluğuna baktığımızda kişilerde genel olarak toplumsal kurallara uymama, suç ve şiddet temelli davranışlarda bulunma hali gözlemlenmektedir8. Bu durum yalan söyleme davranışına yatkınlığı büyük ölçüde arttırmaktadır.

Narsisistik Kişilik Bozukluğu

Narsisistik kişilik bozukluğuna sahip kişilerdeki genel büyüklenmecilik ve kendini üstün görme hali; kişinin yaşanan olayları çarpıtma, kendi rolünü büyütme ve olmamış hikâyeler yaratma ihtimalini arttırabilmekte ve mitomani olasılığını güçlendirmektedir.

Borderline Kişilik Bozukluğu

B grubu kişilik bozukluklarından biri olan borderline kişilik bozukluğunda yoğun bir terk edilme korkusu ile kişinin manipülatif yollarla ve karşısındakini kontrol etmeye çalışma amacıyla kronik olarak yalan söyleme davranışı gösterebildiği düşünülmektedir.

Bipolar Bozukluk

Kronik ruh sağlığı problemlerinden biri olan bipoların mani döneminde artış gösteren çoğu riskli ve dürtüsel davranış gibi (aşırı hareketlilik, kontrolsüz harcamalar, hayatı tehdit eden riskli davranışlar vb.) kişilerde yalan söyleme davranışına yatkınlığın da büyük ölçüde arttığı göze çarpmaktadır.

Psikoz ve Şizofreni

Psikoz ve şizofreni durumunda gerçek ve kurgu birbirine karışmış durumdadır. Bu yönüyle bu gruptaki hastalar da söylediklerine koşulsuzca inanabilmekte ve aynı şekilde mitoman bir tablo çizebilmektedir.

yalan söyleme kararsızlığı yaşanan mitomanik düşünceler çizimi

Yalan Söyleme Hastalığı Müdahale Edilmezse Ne Olur?

Yalan söyleme davranışı, söylenen basit ve gündelik bir yalanla başlayıp çevresel ve bireysel faktörlerin etkisiyle devam ederek yalan söyleme hastalığına dönüşebilmektedir. Sürekli yalan söylediği fark edilen kişiler toplumdan dışlanıp izole edilebilmektedir.

Bunun yanında yalan söyleme davranışının hayatın her alanında sürekli hale gelmesi, yalanın yalanı doğurması ve kişinin söylediği yalanlara kendisinin de inanması gün geçtikçe gerçek ve kurgu arasındaki farkı ayırt edememesine neden olabilmektedir.

Gerçek ve irrasyonel olup olmadığına bakmaksızın aklından geçenlere ve söylediklerine inanma ve çevresindeki kişileri inandırmaya çalışma psikolojide şizofrenik bir tabloyu işaret etmektedir. Başlangıçta bir şey elde edebilmek, dikkat çekebilmek ya da bir durumu kendi lehine çevirmek gibi isteklerle ortaya çıkan mitomaninin kronikleşip müdahale edilmediği takdirde kişinin gerçeklik algısına ciddi bir zarar verebileceği bilinmektedir.

Bu nedenle kişinin kendisinin ve yakınlarının hayat kalitelerini ve ruh sağlıklarını olumsuz etkileyebilecek durumlardan korunmaları adına patolojik yalan söyleme davranışı konusunda olabildiğince erken aşamalarda destek almak oldukça önemlidir.

Mitomaninin Tedavisi Var mı?

Mitomani bahsedildiği üzere zamanla kronikleşen ve bireyin hayatını büyük bir kurgu ve yalan üzerine inşa etmesine kadar gidebilen sağlıksız bir durumdur. Her ne kadar yalan söyleme davranışı gösteren kişilerde belli başlı ortak özellikler ve belirtiler görülse de bu durumun her birey için kendine özgü ve karmaşık bir süreç olduğu unutulmamalıdır.

Mitomani çoğunlukla bir başka ruh sağlığı probleminin (antisosyal kişilik bozukluğu, narsistik kişilik bozukluğu, dürtü kontrol bozukluğu vb.) etkisiyle ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple öncelikle bireyin öyküsü, genel ruh sağlığı durumu ve davranışının altında yatabilecek sebepler detaylıca araştırılmalıdır. Bu aşamada özellikle bir kişilik bozukluğunun eşlik ettiği durumlarda psikolojik desteğin yanı sıra psikiyatrist bir hekimin düzenleyeceği tedavi kritik öneme sahiptir.

Yalan Söyleme Hastalığı ve Psikoterapi Süreci

Mitomaninin psikoterapi sürecinde mitomanik kişi terapist eşliğinde kendisini yalan söyleme davranışına iten geçmişini, inançlarını ve duygularını ele alır. Kişinin terapi süreci gerektiğinde bir psikiyatri hekiminin düzenleyeceği ilaç tedavisi ile desteklenmektedir3.

Terapi sürecinde yalan söyleme hastalığı olan kişinin net bir şekilde durumunun farkına varması, tekrar eden yalan söyleme davranışı hakkında bilinçlenmesi ve sürece devam edebilmek için motive olması önemli gereklilikler arasındadır.

Yalan söyleme hastalığı olan kişilerin çoğunlukla söyledikleri yalanlara inanması ve dolayısıyla durumunun farkında olmaması nedeniyle herhangi bir desteğe başvurmadıkları bilinmektedir. Bu nedenle aile bireylerinin desteği ya da başka bir ruh sağlığı sorunu nedeni ile terapiye gelen kişilerde mitomani fark edildiğinde öncelikli olarak var olan durum hakkında kişiye öz, açık ve yargısız bir şekilde bilgi verilmelidir.

Kişinin hayatının diğer alanlarında olduğu gibi terapi sürecinde terapistine de yalan söylemesi muhtemeldir. Terapistin dikkat ve özenle yaklaşarak danışanın kendisine de yalan söyleyebileceğinin bilincinde olması ve bu durumun terapi sürecinin gidişatını olumsuz etkileyebileceği vurgusunu nazik ve açık bir şekilde yapması önemlidir. Terapist ve danışan arasında yaratılan bu güvenli, açık ve işbirlikçi ilişki yalnızca bu yönüyle bile kişinin güvensizliğini olumlu etkileyebilmektedir.

Terapist ve psikiyatrist ile kurulan güvenli ilişki ve alınan psikolojik desteğin yanı sıra yakın çevreden alınan sosyal desteğin önemi göz ardı edilemeyecek kadar büyüktür. Terapi süreci boyunca danışanın yakınlarının mümkün olduğunca eleştirel olmayan, şefkatli ve motive edici tutumu ve koydukları sağlıklı sınırlar kişinin sürecini olumlu etkilemektedir.

Sürekli Yalan Söyleyen Birine Nasıl Davranmalı?

Günlük hayatınızın çoğunu mitoman birisiyle geçirmek durumdaysanız yalan söyleme davranışına sürekli maruz kalmanın zorlayıcı olabileceği aşikardır. Bu nedenle uzmanlar bir yakınında yalan söyleme hastalığı olan kişiler için yaşamı daha konforlu hale getirecek önerilerde bulunmaktadır:

  • Karşınızdaki kişinin önemli bir sağlık sorunu olduğunu farkında olmak ve aralıklarla bunu kendinize hatırlatmak
  • Mitomanisi olan kişiyle kurulan ilişkide sağlıklı sınırlar çizmek ve bu sınırları zaman zaman bu kişiye hatırlatmak
  • Kişinin güvensizliğinden ve kendini kanıtlama ihtiyacından doğan yalan söyleme davranışını fark etmek ve eleştirel olmayan, nazik ve şefkatli bir tutumla aranızdaki ilişkinin buna ihtiyacı olmadığı mesajını vermek
  • Yalan söyleme davranışı fark edildiğinde bu davranışın nasıl hissettirdiğini açık bir şekilde ben dili kullanarak paylaşmak (Örneğin, “Yalan söylediğinde kendimi üzgün ve çaresiz hissediyorum.”)
  • Mitoman biri karşısında zaman zaman öfkelenmenin ve çaresiz hissetmenin oldukça doğal ve anlaşılır olduğunu kendinize hatırlatmak
  • Hissedilen olumsuz duyguları sakin bir dille karşınızdaki kişiye aktarmak
  • Mitomani hakkında güvenilir ve bilimsel kaynaklardan bilgi almak ve kişiyi bu doğrultuda psikolojik destek almaya yönlendirmek

Kaynakça

  1. Mitomani, vikipedi.
  2. Aydın, M.Ş. & Balım, S. 2021, Neden Yalan Söyleriz? Üniversite Öğrencileri ve Yetişkinlerin Yalan Söyleme Davranışlarına Keşifsel Bir Bakış, Nesne Psikoloji Dergisi.
  3. https://www.florence.com.tr/mitomani-nedir
  4. Curtis, D.A.2020, Pathological Laying: Theoretical and Empirical Support for a Diagnostic Entity, Psychiatry online.
  5. Korkmaz, S. et al, A Self- Incriminating Case of Mythomania, International Neuropsychiatric Disease Journal.
  6. Muzinic, L. et al, 2016, Psychiatric aspects of normal and pathological lying, International Journal of Law and Psychiatry.
  7. Dike, C. 2005, Pathological lying revisited, The journal of the American Academy of Psychiatry and Law.
  8. Hare, R. D. et al, 1989, The Psychopath as Prototype for Pathological Lying and Deception, Credibility Assessment pp 25-49.
*Sitemizde bulunan yazılar tıbbi tavsiye içermez ve yalnızca farkındalık yaratmak amaçlıdır. Yazılardan yola çıkarak bir hastalık tanısı konulamaz. Hastalık tanısını yalnızca psikiyatri hekimleri koyabilir.